ANADİLDE İBADET VE YAŞAM HAKKI ENGELLENEMEZ!
Ülkemizde din ve vicdan özgürlüğü Anayasal güvence altına alınmıştır. Ancak uygulama da diğer alanlarda uygulanan tek tipçilik malesef din alanında kendini en ağır şekilde hissettirmektedir. Ülkemizde cuma günleri cami minberlerinden okunan hutbe Arapça metnin yanında sadece Türkçe dili kullanılmaktadır. Özellikle ülkemizin doğu bölgesinde sadece anadilini konuşup anlayabilen yurttaşlar ana dilinde hutbe dinleyememektedirler. Ayrıca insanların başka dili biliyor olmaları anadilinde hutbe dinlemek istemelerinin önünde engel teşkil etmemesi gerekir. Yaratıcı insanloğlunu çok renkli çok dilli farklı tenli yaratıp tek tipleştirmemişken , insanların kendi dilinde ibadet ve hutbe okumasını engellemek kimsenin haddi ve hakkı olamamakla beraber kendini yaratıcının yerine koyup onun alanına müdahale etmektir. Ülkemizde camilerden ve görevlilerinden sorumlu olan Diyanet işleri başkanlığı belli bir mezhebe belli bir dile hizmet eden değil , tüm halkın dini ihtiyaçlarını karşılayacak bölgenin kültürel yapısını ve hassasiyetlerini bilen din görevlilerini toplumun hizmetine sunmak durumundadır. Ayrıca tüm ülkede tek tip hutbe okutmak,görevlisine güvenmeyen bir kurum görüntüsü oluşturmaktadır. Bundan vazgeçilmelidir. Kürtçe hutbe okuduğu için tutuklanan imamların hakkını korumak Diyanet kurumunun asli görevidir. Tutuklanan imamlar derhal serbest bırakılmalı ve bu konuda adım atılarak bölgenin Kürtçe dilinde hutbe ihtiyacı derhal karşılanmalıdır.
Bizler KHK’LI PLATFORMLARI BİRLİĞİ olarak herkesin anadilinde ibadet etme ve bu konuda hizmet almasının lütuf değil hem dini hemde yasal bir zorunluluk olduğunu bir kez daha tüm yetkililere hatırlatıyoruz.
❗️Anadilinde yaşam bir haktır ve bu hak engellenemez.
KHK’LI PLATFORMLARI BİRLİĞİ
