Bağımsız ve tüm inançlara eşit mesafede olması gereken Diyanet İşleri Başkanlığı bu yıl Mevlid Kandilinde ; İslam Peygamberi Hz. Muhammed’i ve çocuk temasını seçmiştir.
İşin manidar olan kısmı ise ;Doğumunu kutladıkları Peygamberin öğretilerine tamemen zıt davranılmasıdır.
♦Tam zıttı diyoruz çünkü; Kuşu öldü diye ağlayan bir çocuğun evine taziye ziyaretine giden bir Peygamberin; sabah 5.00’te onlarca polisle çocuk, kadın yataktayken evine girilmesine ses etmeyen,
♦Cennet annelerin ayakları altındadır’’ diyen bir Peygamberin; anneleri doğumhanelerden alıp cezaevine atılmasına ses etmeyen,
♦Önünden geçen cenazede ayağa kalkan ve kendisine ‘’O Yahudi cenazesi ‘’ diyen arkadaşlarına ;
-‘’Olsun insan değil mi’’ ? diyen Peygamberin, Müslüman cenazesine imam vermeyen siyasi iktidarın Diyanet işleri olmaktan başka bir şey değildir…
~Aynı Diyanet İşleri Başkanlığı; bunların eşleri ve çocukları ganimettir denilmesine ,adalet talebiyle ölüm orucunda bedenlerini ölüme yatıranlara, KHK’larla işinden ve ekmeğinden edilen yüz binlerce insana “Ağaç kabuğu yesinler” denilmesine de sessiz kalmıştır…
~Köleleri bile azad eden, yaşlılara, kadınlara, çocuklara ve Kâbe’ye sığınan kimseye dokunulmayacak diyen bir dinin Peygamberinden bahsederken; halkının helikopterden atılmasına veya her gün sabah akşam operasyon yaparak, yaşlı, kadın, çocuk, emzikli demeden gözaltına alıp zindanlara atılmasında da sessizliğini bozmamıştır.
~”Bir kimseyle iş yaparken ibadetine bakmayın; işini düzgün mü yapıyor ona bakın..” diyen bir dinin temsilcisinden , bizden olsun da önemli değil, durumuna evrilen bir düzeni kabul etmiyoruz, reddediyoruz..
~Yine işçinin hakkını alınteri kurumadan ödeyin diyen Peygamberden, milleti bir lokma ekmeğe muhtaç eden iktidarın israf ve şatafatlarının ortağı haline dönüşerek; kendilerine ve aile bireylerine makam dağıtan bu kurumdur…
Hâlen binlerce çocuk hapiste tutulurken yakın bir tarihte Uludere’de ekmeklerinin peşinde olan çoğunluğu çocuk olan köylülere bomba yağdırıldı..
-‘’Küçüklere merhamet etmeyen bizden değildir” diyen ve kendisine Rahmet elçisi denilen Peygamberi andığımız bugün hâlen binlerce çocuk hapiste tutulmaktadır..
~Kendisine rahmet elçisi denilen bir peygamberi anarken Diyanet İşleri Başkanlığı’na sorulması gereken asıl sorumuz şudur :
-Yaşlıları, kadınları çocukları, siyasi tutsakları hangi suçla içerde tutuyorsunuz?
Ve tekrar Diyanete sesleniyoruz:
– Hâlen devam eden bu zulümlere niye ortak oluyorsunuz?
Suçsuz, günahsız çocukların, kadınların ve hukuksuzca tutuklanıp içeri atılanların özgür olmadığı bir kandilde İslam Peygamberini anmak ve hatırlamak en hafif tabirle onun öğretilerine saygısızlıktır…
Adalet meş’âlesinin sönmediği kandillerde buluşmak temennimizi belirtirken;
Başta ve çocukların evlerinde olduğu, kadınların öldürülmediği veya annelerin doğumhanelerden cezaevlerine götürülmediği, sabahın zifiri karanlığında onlarca kişiyle masum insanların en mahrem odalarına girilmesine son verilmelidir.❗
Bu vesileyle biz de hapisteki kadınların , yaşlıların ve 800 çocuğun kandilini kutluyoruz.
